Ülgener

Ulgener

İsrail’e Yaptırım

-Dr. M. Fehmi Ülgener
-Aybike Kopuz

Türk makamları, Türkiye ile İsrail arasında deniz taşımacılığı yapan İsrail bayraklı ve/veya iltisaklı gemilere yönelik yeni yaptırımlar getirmiştir. Ancak, bu yaptırımlar geminin bayrağına veya mülkiyetine bakılmaksızın halihazırda tüm gemiler için uygulanmaktadır. Bu kurallara ilişkin yasal bir düzenleme yapılmamış olup uygulama tamamen bakanlık tarafından liman başkanlıklarına gönderilen talimatlara dayanmaktadır.

Uygulama başladığı tarihte limanlarımıza gelmek üzere yüklemesini yapmış, seferine başlamış olan gemiler; söz konusu duruma ilişkin belgeleri sunmaları durumunda devam eden seferleri için kısıtlamalara tabi tutulmayacaktır. Ancak bu durum İsrail bayraklı veya IMDG Kod Class 1 ve Class 7 yükler ile askeri araç, malzeme gibi yükleri İsrail’e götürmek için taşıyan gemiler için bu uygulanmayacaktır.

Farklı nüanslar olmakla birlikte, Türkiye’nin İsrail bayraklı/ iltisaklı/ ilgili gemilere Güney Kıbrıs Rum Yönetimi bayraklı/ bağlantılı/ ilgili gemilere uygulanan rejime benzer bir rejim uyguladığı söylenebilir.

Acentelerden edindiğimiz bilgilere göre, henüz yeknesak bir uygulama söz konusu olmadığından bu yaptırımların uygulanma şekli limandan limana farklılık gösterebilmektedir. Örneğin, bazı limanlar geminin donatanı, çartereri, yöneticisi ve işletenine ilişkin bilgi ve/veya belgeler talep ederken bazı limanlar yalnızca taahhüt alınmasını yeterli görerek gemilerin operasyonlarına izin vermektedir.

Bu kurallar aşağıdaki şekilde özetlenebilir:

  • Türk bayraklı gemiler İsrail limanlarına gitmeyecektir.
  • İsrail bayraklı ve iltisaklı gemilerin ülkemizdeki kıyı tesislerine (liman tesisi, balıkçı barınağı, yat limanı, barınma yeri, şamandıra/ platform sistemi vb.) yanaşmasına, tersanelerde/ tekne imal ve çekek yerlerinde bakım/ onarım görmesine, gemi söküm tesisine gelmesine ve karasularımızda demirlemesine, yakıt, kumanya, su alımı, personel değişimi ve benzeri ticari faaliyetlerine izin verilmeyecektir.

Aşağıdaki durumlardan herhangi birinin varlığı hâlinde bir gemi İsrail ile “iltisaklı” kabul edilmektedir:

  • Geminin gerçek kişilere veya tüzel kişiye ait olması halinde, hisse miktarı ve oranına bakılmaksızın gemi sahiplerinden veya gemi sahibi firma ortaklarından en az birinin İsrail uyruklu olması;
  • Geminin gerçek kişilere veya tüzel kişiye ait olması halinde, hisse miktar ve oranına bakılmaksızın, gemi sahiplerinden veya firma ortaklarından en az birinin İsrail’de ikamet etmesi veya İsrail’de faaliyet göstermesi;
  • Geminin ticari işleteninin veya geminin işletme sözleşmesinde (BIMCO/ kira sözleşmeleri) yer alan ticari şirketlerden veya teknik yönetim şirketlerinden herhangi birinin İsrail’de yerleşik olması.

İsrail bayrağı taşımayan ve İsrail ile iltisaklı olmayan gemilere, aşağıdaki şartların sağlanması kaydıyla, Türkiye ile İsrail arasında sefer yapması ile ilgili bir kısıtlama uygulanmayacaktır:

  • Türkiye ile İsrail arasında ithalat veya ihracat yapmak amacıyla yük taşımamak;
  • İsrail’e ait transit yükü Türk limanlarında indirmemek.

Bununla birlikte, IMDG Kod Class 1 ve Class 7 yükler ile askeri araç, malzeme gibi yükleri İsrail’e götürmek için taşıyan gemiler yukarıdaki kısıtlamalara tabi olacaktır.

Gemi transit yük taşıyorsa yük listesinin (cargo manifest) ibrazı zorunludur. Bununla birlikte, geminin uğrayacağı ilk ve son limanların İsrail limanları olmaması gerekmektedir.

İki ülke arasındaki doğrudan gerçekleştirilecek deniz yolu ile yapılacak ticaret ilgili Bakanlıklarca kısıtlanmıştır.

Dolayısıyla, rota üzerinde Türkiye ve İsrail limanları bulunan konteyner gemileri (Türkiye’de İsrail’e gidecek yükleri yüklememek ve İsrail limanlarında yüklenen yükleri Türkiye'de boşaltmamak kaydıyla) güzergahlarını değiştirmelerine gerek yoktur. Kuşkusuz, başka limanlardan yüklenmiş olsa dahi İsrail’e gönderilmek üzere taşınan savaş malzemelerinin bu gemilerde taşınması kesinlikle yasaktır; bu husus son derece önemlidir.

Kısıtlamaya tabi gemilerin ülkemiz karasularında gerçekleştirdikleri zararsız veya uğraksız geçişler esnasında aşağıdaki gibi mücbir sebep hallerinde kısıtlama uygulanmaz;

  • Gemilerin hava muhalefeti, deniz kazası, gemi arızası veya tehlike nedeniyle yoluna devam edememesi,
  • Gemilerin kazaya uğramış kişilere, gemilere veya uçaklara yardım faaliyetlerinde görev alması gibi denizde can ve mal emniyetine yönelik tehlikeli bir durumun oluşması.

Böyle bir durumun oluşması halinde ivedi olarak Denizcilik Genel Müdürlüğü ile koordinasyon sağlanacaktır.

Bölge Liman Başkanlığınca/Liman Başkanlığınca bu kuralların uygulanması amacıyla yapılacak kontrollerde; geminin yanaşma talebi ile birlikte ibraz edilen ve gemide bulundurulması zorunlu olan gemi belgelerinde ve gemi yönetim sözleşmelerinde teknik veya ticari yönetici ayrımı olmaksızın İsrail iltisaklı bir durumun tespit edilmesi halinde geminin Türk limanlarına girişine izin verilmeyecektir.

Kısıtlamalar gemi personeli belgeleri için uygulanmayacaktır. Bu nedenle, İsrail vatandaşları yukarıdaki kriterleri karşılayan gemilerde istihdam edilebilir.

Kontroller, gemi acentesi/temsilcisi tarafından Liman Tek Pencere (LTP) Sistemi ve Liman Yönetim Bilgi Sistemi (LYBS) ile Seyir İzin Belgesi (SİB) Sistemine elektronik ortamda gerçekleştirilen bildirimler ile ihtiyaç̧ görülmesi halinde gemi acentesinden talep edilecek ilave bilgi/ belgeler ve açık kaynaklar kullanılarak Bölge Liman Başkanlığı/ Liman Başkanlığınca ve ilgili kurumlarca gerçekleştirilecektir.

Türk limanlarına yanaşan gemilerin yönetiminde veya işletilmesinde herhangi bir İsrail unsurunun bulunmadığının aşağıda yer verilen yöntemlerden biri ile kanıtlanması gerekmektedir:

  • Gemi bir şirket tarafından yönetiliyorsa, gemi yönetim sözleşmesinin (özellikle donatanın ve yöneticinin gösterildiği bölümlerin) ibrazı gerekmektedir. Taraflar, sözleşmenin ticari ve finansal kısımlarını sunmamayı tercih edebilirler. Alternatif olarak, “Beyan ve Taahhüt” belgesi sunulabilir. (Bu belgenin taslağı aşağıda yer almaktadır.) Genellikle SHIPMAN formatında akdedilen gemi yönetim sözleşmesi, donatanın isim ve bilgilerini de içerdiğinden bu tür sözleşmeler çift yönlü doğrulama işlevi görmektedir.
  • Herhangi bir yönetim sözleşmesinin bulunmadığı durumlarda (özellikle Rus bayraklı gemiler ve büyük konteyner gemilerinde olduğu gibi), gemi kaptanı tarafından acente aracılığıyla Bölge Liman Başkanlığına/ Liman Başkanlığına bir “Beyan ve Taahhüt” belgesinin sunulması gerekmektedir.

Yukarıda belirtilen prosedür geminin acentesi tarafından yerine getirilmelidir. Yanaşma talebi ile birlikte, kaptan tarafından kaşelenip imzalanmış olan söz konusu “Beyan ve Taahhüt” belgesinin gemi acentesi tarafından Liman Tek Pencere Sistemi üzerinden yüklenmesi gerekmektedir.

Kaynaklarımız tarafından önerilen metin aşağıdaki gibidir:

BEYAN VE TAAHHÜT

… BÖLGE LİMAN BAŞKANLIĞINA/ … LİMAN BAŞKANLIĞINA,

Acentesi olduğumuz ……. bayraklı ……. IMO numaralı ……. isimli geminin donatanı/ işleteni/ teknik ve ticari yöneticileri İsrail iltisaklı olmayıp gemi üzerinde İsrail’e gitmek üzere IMDG Kod Class 1 ve Class 7 yükler ile askeri araç, malzeme bulunmamaktadır.

Geminin ticari işleteni veya geminin işletme sözleşmesinde (BIMCO/ Kira Sözleşmeleri) yer alan ticari şirketlerden veya teknik yönetim şirketlerinden herhangi biri İsrail’de yerleşik değildir.

Söz konusu gemi, İsrail limanlarından limanımıza veya limanımızdan İsrail limanlarına (transit yükleme/ boşaltmalar dahil) herhangi bir yük taşımamaktadır.

Herhangi bir şekilde yukarıda belirtilen hususlara aykırı bir durumun tespiti halinde tüm liman masrafları ve tüm hukuki sorumluluğun kaptana/ donatana/ işletene/ yöneticiye izafeten acentemize ait olacağını beyan ve taahhüt ederiz. [Tarih]

[Kaptan İsim & Soyisim]

[Kaşe & Mühür]

Acentelerden edindiğimiz bilgiye göre, yukarıda anılan kurallara aykırılığın tespit edilmesi halinde ilgili liman başkanlıkları savcılığa suç duyurusunda bulunacaktır. Kısıtlamaya tabi gemilere ilişkin yanlış beyanda bulunanlara Limanlar Yönetmeliği’nin 9. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi gereğince idari yaptırım uygulanacak, yanlış beyanda bulunulan gemiler karasuları dışına çıkarılacaktır. Türk bayraklı gemilerin bu kurallara aykırı hareket ettiklerinin tespit edilmesi durumunda gemi ilgililerine (donatan ve işleten) Türk Ceza Kanunu’nun 305 inci maddesi kapsamında işlem başlatılacaktır.

SONUÇ

Özetle, İsrail bayraklı veya iltisaklı gemilerin; yakıt, kumanya alma ve personel değişimi gibi ticari faaliyet amacıyla Türk limanlarına, tersanelerine veya Türk karasularına girişleri yasaktır. “İltisaklı” kavramı; İsrail uyruklu, İsrail’de ikamet eden/ faaliyet gösteren gerçek kişiler veya İsrail merkezli tüzel kişilerle olan ortaklık, mülkiyet, yönetim veya sözleşmesel ilişkileri kapsamaktadır. Bu kuralların uygulanması pratikte limandan limana farklılık gösterebilmekle birlikte, liman başkanlıkları artık gemi yönetim sözleşmesi veya yukarıda yer verilen “Beyan ve Taahhüt” belgesini talep etmektedirler.

İsrail bayraklı/ iltisaklı olmayan gemiler faaliyetlerine devam edebilirler, ancak İsrail ile bağlantılı ithalat/ ihracat veya transit yükü taşımamaları ve ilgili yük listesi/ beyanları sunmaları gerekmektedir. İstisnalar, zararsız veya uğraksız geçişler esnasında gerçekleşen mücbir sebep hallerinde geçerli olup, gerçeğe aykırı beyan veya ihlal hallerinde geminin Türk karasularından çıkarılması, idari ve/ veya cezai yaptırımlar gündeme gelebilecektir. Diğer gemiler, özellikle askeri veya tehlikeli yüklerle ilgili olarak, İsrail ile doğrudan veya dolaylı ticaret yapmamak koşuluyla faaliyetlerine devam edebilir.

docxfilePDF